Klasik koşullanma, bireyin çevresel uyarıcılara karşı istemsiz tepkiler geliştirmesini sağlayan bir öğrenme türüdür. Özellikle özel eğitim alanında, otizm spektrum bozukluğu, zihinsel yetersizlik, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) gibi çeşitli yetersizlik gruplarında öğrencilerin davranışlarını şekillendirme ve istenmeyen tepkileri azaltma konusunda etkili bir yaklaşımdır. Bu makalede klasik koşullanmanın özel eğitimdeki teorik temelleri, uygulama alanları, kullanılan teknikler ve sınıf içi örneklerle desteklenmiş pratik uygulamalar ele alınacaktır.

 

1. Giriş

Klasik koşullanma, ilk olarak Ivan Pavlov’un yaptığı deneylerle tanımlanmış bir öğrenme kuramıdır. Pavlov, köpeklerin yemekle birlikte çalan zil sesine salya akıtma tepkisini gözlemlemiş ve bu süreci uyarıcılar arası bağ kurma olarak tanımlamıştır. Bu öğrenme türü, özellikle istemsiz (refleksif) tepkilerin kazanılması veya ortadan kaldırılması açısından özel eğitim alanında büyük önem taşır.

 

2. Klasik Koşullanmanın Temel İlkeleri

Klasik koşullanma şu unsurlar üzerine inşa edilmiştir:

  • Koşulsuz Uyarıcı (KU): Doğal olarak tepki oluşturan uyarıcıdır. (Örn: Yemek)
  • Koşulsuz Tepki (KT): Doğal olarak verilen tepkidir. (Örn: Salya akıtma)
  • Nötr Uyarıcı (NU): Başlangıçta tepki oluşturmayan uyarıcıdır. (Örn: Zil sesi)
  • Koşullu Uyarıcı (KÜ): NU, KU ile birlikte sunulduktan sonra tepki oluşturan hale gelir.
  • Koşullu Tepki (KT): Artık NU’ya verilen öğrenilmiş tepkidir.

 

3. Özel Eğitimde Klasik Koşullanmanın Önemi

3.1. Davranış Yönetimi

Klasik koşullanma, istenmeyen davranışların ortadan kaldırılması veya olumlu davranışların pekiştirilmesinde etkilidir. Özellikle fobiler, öfke nöbetleri, ağlama krizleri gibi otomatikleşmiş tepkilerin yeniden yapılandırılmasında kullanılır.

3.2. Rutin Oluşturma

Özel gereksinimli bireylerde günlük yaşam rutinlerinin kazandırılmasında nötr uyarıcıların olumlu uyarıcılarla eşleştirilmesi, öğrencinin o rutini kabul etmesini ve uygulamasını kolaylaştırır.

3.3. Kaygı ve Fobilerin Azaltılması

Travmatik veya olumsuz koşullanmış durumlara karşı sistematik duyarsızlaştırma tekniği ile korku tepkileri azaltılabilir.

3.4. İletişim ve Sosyal Beceri Eğitimi

Öğrencilerin sosyal ortamlara ve bireylere karşı olumlu duygular geliştirmeleri için pozitif uyarıcılarla ortamlar ilişkilendirilir.

 

4. Klasik Koşullanmanın Uygulama Alanları

4.1. Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB)

  • Zil sesine aşırı tepki veren bireylerde sesle birlikte ödüllendirici aktiviteler sunularak olumlu koşullanma sağlanabilir.
  • Sosyal etkileşim korkusu olan bireylerde terapistle geçirilen zamanlar eğlenceli hale getirilerek sosyal etkileşim olumlu hale getirilebilir.

4.2. Zihinsel Yetersizlik

  • Tuvalet eğitimi, sabah rutini, ellerini yıkama gibi beceriler koşullu uyaranlarla şekillendirilebilir.
  • Öğrencinin hoşuna giden ses veya görsel bir simge, belirli davranışlarla eşleştirilerek davranışın tekrarı sağlanır.

4.3. DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu)

  • Dikkat süresi kısıtlı olan bireylerde çalışma ortamı ile birlikte müzik gibi rahatlatıcı koşullar eşleştirilerek oturma süresi uzatılabilir.
  • Dersle ilgili olumlu duygular oluşturmak adına ders öncesi eğlenceli kısa etkinlikler düzenlenir.

 

5. Uygulamada Kullanılan Teknikler

5.1. Sistematik Duyarsızlaştırma

Korku veya kaygı yaratan bir duruma karşı öğrenci, önce gevşeme eğitimi alır. Ardından korkulan uyarıcı, düşük yoğunlukla sunularak tepkinin azaltılması sağlanır.

5.2. Karşıt Koşullama

İstenmeyen bir koşullanmış tepkinin ortadan kaldırılması için, korkulan uyarıcı hoş bir uyarıcıyla birlikte sunulur. Böylece eski koşullu tepki söndürülür.

5.3. Genelleme ve Ayırt Etme

Bir koşullu tepkinin benzer uyarıcılara da genellenmesi mümkündür. Ayırt etme eğitimi ile sadece belirli uyarıcılara tepki verilmesi sağlanabilir.

 

6. Sınıf İçi Uygulama Örnekleri

Durum

Klasik Koşullanma Uygulaması

Ders başında ağlayan öğrenci

Dersten önce sevdiği müzik açılır, derse olumlu duygu yerleşir.

Kalem tutmaktan kaçınan öğrenci

Kalemle birlikte renkli çıkartmalar sunulur. Kalem = eğlence çağrışımı oluşturur.

Grup etkinliklerine katılmayan öğrenci

Grup etkinliklerinde ödül sistemi tanımlanır. Grup çalışması = ödül ilişkisi kurulur.

Tuvalet eğitimi

Tuvaleti kullanma sonrası görsel takvimde yıldız verilir. Tuvalet = başarı hissi

 

7. Tartışma

Klasik koşullanma, özel gereksinimli öğrencilerin temel davranış kalıplarını yeniden düzenlemek için güçlü bir araçtır. Ancak sadece klasik koşullanma değil, bununla birlikte pekiştirme, ceza, model alma gibi diğer davranışsal tekniklerle bir arada kullanılması daha kalıcı sonuçlar verecektir. Ayrıca, her öğrenci için bireyselleştirilmiş bir plan yapılması gerektiği unutulmamalıdır.

8. Sonuç

Klasik koşullanma, özel eğitim uygulamalarında davranışları şekillendirme, kaygıyı azaltma, iletişim becerilerini geliştirme ve akademik motivasyonu artırma açısından etkili bir yöntemdir. Doğru tekniklerle ve bireysel özellikler dikkate alınarak uygulandığında, öğrencinin öğrenme süreci daha yapılandırılmış ve destekleyici hale gelir.

 

9. Kaynakça

  • Pavlov, I. P. (1927). Conditioned Reflexes. Oxford University Press.
  • Woolfolk, A. (2016). Eğitim Psikolojisi. Nobel Yayıncılık.
  • Özyürek, M. (2004). Davranışçı Yaklaşım ve Uygulamaları. Ankara: Gazi Kitabevi.
  • Aydın, A. (2005). Özel Eğitimde Davranış Yönetimi. Pegem A Yayıncılık.
  • Cooper, J. O., Heron, T. E., & Heward, W. L. (2007). Applied Behavior Analysis. Pearson.