Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP) öncülüğünde düzenlenen yürüyüşte, Ankaralılar “Tek Gündem: Gazze” diyerek işgal rejiminin saldırılarına karşı ses yükseltti. Kocatepe Camii'nde toplanan katılımcılar, akşam namazı sonrası Sıhhiye Meydanı’na (Ankara Valiliği önü) kadar yürüdü.

Yürüyüş boyunca taşınan pankartlar ve atılan sloganlarla, Gazze'de süren siyonist soykırıma dikkat çekildi. “Gazze’den başka gündemimiz yok” diyen katılımcılar, siyonist sanatçılara ve onların destekçilerine tepki gösterdi. Ankara Valiliği önünde sona eren yürüyüşte, ANFİDAP adına ÇAĞRIDER'den Fatih Benli basın açıklamasını okudu.

"Gazze’de insanlık can çekişiyor"

"Gazze’de insanlık can çekişiyor" diyen Benli, "Biz bugün burada sadece bir coğrafyanın değil, vicdanın yandığını haykırmak için toplandık. Gazze, suskun dünyanın ortasında her gün biraz daha ölüme terk ediliyor. Sınırları kapatılmış, gökyüzü karartılmış, denizi mühürlenmiş bir halktan söz ediyoruz. Gündüzleri bombalarla, geceleri açlıkla sınanan çocuklardan, elleriyle toprağı kazan analardan, enkaz altından kardeşini çıkarmaya çalışan evlatlardan söz ediyoruz. İnsanlığın en temel hakkı olan yaşama hakkı, Gazze’de açıkça ve alenen çiğnenmektedir. Bu, bir savaş değil; bu, bir katliamdır. Ve bu katliama karşı susan her ağız, ortağıdır. Her gecikmiş tepki, bir çocuğun daha ölmesine rıza göstermektir." dedi.

"Zulmün karşısında tarafsız kalmak, zulmün ta kendisidir"

Benli, "Zalim israil yönetimi, bu kirli savaşla sadece bir halkı değil, insanlık onurunu da hedef almıştır. Gazze’de çocuklar katledilirken dünya hâlâ 'taraflara itidal' çağrısı yapıyor. Oysa biz biliyoruz: zulmün karşısında tarafsız kalmak, zulmün ta kendisidir. israilin kurduğu bu kuşatma sadece fiziksel değil, aynı zamanda vicdani bir kuşatmadır. Yardımlar engelleniyor, hastaneler bombalanıyor, su kuyuları vuruluyor. Gazze, bir şehri değil, tüm insanlığı boğan bir sessizlikle çevrilmiş durumda. Ama ey zalim! Ey elindeki silahla mazlumu susturacağını sanan gafil! Unutma, tarih bu sahneleri gördü. Her Firavun’un bir Musa’sı, her Nemrut’un bir İbrahim’i oldu. Ve her zulüm, kendi sonunu büyüttü. Bugün toprağa düşen her can, senin iktidarını biraz daha çürütmektedir. Bizler ise burada, uzaktan da olsa, dua ile, kalp ile, ses ile, nefes ile Gazze’nin yanındayız. Gazze’nin cesaretini yüreğimizde, mücahitlerinin direnişini dilimizde taşıyoruz. Onlar, karanlığın en dibinde bile başlarını dik tutarak insanlığa onurun ne demek olduğunu hatırlatıyorlar." ifadelerine yer verdi.

"Zulme rıza gösteren dilsiz şeytanlardan olmayacağız"

 Açıklamasının devamında Benli, şunları söyledi:

"Ve şimdi, bütün kalbimizle sesleniyoruz: Ey mazlumun ahını duymayan, merhametten nasibini almamış, kanla yoğrulmuş düzenin sahipleri! Rabbimizden diliyoruz ki; sizin evleriniz, Gazze’nin yıkılan duvarları gibi taş taş üstünde kalmasın. Geceleriniz, Gazze’nin karanlığı kadar sessiz, ama bir o kadar ürkütücü olsun. Yalnızlık, açlık ve korku; tıpkı Gazze’nin çocukları gibi, sizi de her gece uykusuz bıraksın. Ve dualarınız, Gazze’nin analarının ettiği beddualara takılsın, göğe ulaşamasın! Çünkü biz inanıyoruz, zulümle abad olanın, sonunda yıkılışı da büyük olur. Adalet geç gelir belki ama geldiğinde zalimin saltanatını yerle bir eder. Gazze için, insanlık için, vicdan için, 'Zulme rıza gösteren dilsiz şeytanlardan olmayacağız!"

"Trump, 3 Arap ülkesinden 3.2 trilyon dolar alarak geri döndü"

ABD Başkanı Trump ziyaretlerine değinen Benli, "Trump 3 Arap ülkesinden 3.2 trilyon dolar para alarak ülkesine geri döndü. Trump’ın aldığı bu para ile tüm islam ülkelerindeki fakirler, yetimler doyardı, açlık kalmazdı, hastaneler yapılırdı, başka bir İslam dünyası olurdu. Onlar ne yaptı? Fakir halklardan alıp zengin Amerika’ya verdi. Oysa zekat bu değildi, sadaka bu değildi, dayanışma kardeşlik hiç değildi. Bu para Türkiye'nin yıllık GSMH’nın 3 katı bir para, Suriye, Gazze, Bangladeş, Yemen, Afganistan, Pakistan, Mısır bu haldeyken para oralara değil Amerika’ya gitti! Gazze, bu ümmetin kukla petrol zenginlerine rağmen dimdik ayakta ve hepimiz adına İslam adına ümmetin izzetini şerefini yükseltirken giden sadece ümmetin parası olmadı; ar namus da gitti. Basiretsiz Arap liderlerin itibarı da yerle bir oldu. Trump için Müslüman Arap kadınları dizildi ve 'saçlarını süpürge' yaptılar. Ne demişti Şeyh Ahmet Yasin: Allah aşkına bari aleyhimize olmayın..." şeklinde konuştu.

"Gazze’ye bebek öldürmeye giden israilli sanatçı Linet’e destek verenler araştırılsın"

Çifte vatandaşlık sahibi siyonistlere işaret eden Benli, "Türkiye’de bulunan hem israil hem de Türk vatandaşlığına sahip çifte vatandaş siyonist Yahudiler, Türkiye topraklarından kalkıp işgal edilmiş Gazze topraklarına gidiyor ve oradaki kardeşlerimizi bombalayıp ardından da ellerini kollarını sallayarak burada içimizde geziyor. Nasıl ki Türkiye Cumhuriyeti’nde terör örgütlerine destek olanlar tespit edilip cezalandırılıyorsa; örneğin terör örgütüne finansman sağlayan belediyeler kayyım atanıyorsa veya mal varlıklarına el konuluyorsa aynısının bu eli kanlı siyonistlere karşı da yapılmasını istiyoruz. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanı 'israil terör örgütüdür' diyor. Eğer öyle düşünüyorsa icraata geçmesini istiyoruz. 4 bin israil askeri Türk vatandaşlığıyla aramızda dolaşıyor. Gazze'ye bebek öldürmeye giden 4 bin israilli cani millî güvenliğimizi tehdit ediyor." dedi.

İşgal ordusunda askerlik yapmış sözde sanatçı Linet'in geçtiğimiz günlerde Maslak'ta konser vermeye hazırlanırken Filistin gönüllüleri tarafından protesto edildiğini ve konserin yapılmadığını hatırlatan Benli, "Ancak Linet’in 23 Mayıs’ta  Hilton Kozyatağı’nda yeniden sahne alacağı ortaya çıktı. Tepkilerin üzerinden yalnızca birkaç gün geçmişken, Linet’in Hilton'da düzenlenecek yeni bir etkinlikte sahne alacağı öğreniyoruz ve Filistin gönüllüsü kardeşlerimizin İstanbul'daki tepkileri sonucu bu etkinlikte iptal edildi. Fakat biz. Filistin gönüllüleri olarak, Linet’in bunca tepkiye rağmen nasıl tekrar sahne ayarlandığını ve bu ısrarların bu programların arkasında kimlerin olduğu soruyor ve merak ediyoruz. Filistin gönüllüleri olarak, israilde askerlik yapan sanatçıya destek verenlerin arkasındaki kişilerin araştırılmasını talep ediyoruz." şeklinde konuştu.

Benli, açıklamasının devamında Linet'e sahip çıkan Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Bostancı ile Gazze direnişini karalayan Fatih Altaylı'ya tepki gösterdi.

"Hükümetten; soykırıma katılmış Türkiye israil çifte vatandaşlarının yargılamalarını istiyoruz"

Hükümetten; soykırım suçlusu israile karşı diplomatik, ticari, askeri, hukuki ve siyasi daha etkin ve caydırıcı adımlar atılmasını isteyen Benli, "Soykırıma katılmış Türkiye-israil çifte vatandaşlarının yargılamalarını istiyoruz. Tüm sivil ve askeri havaalanlarının, limanların; siyonist israil ve işbirlikçilerine kapatılmasını, Gazze'de 20 yıldır abluka uygulayan israile karşı abluka uygulanmasını istiyoruz. Mutlak kötülük siyonizmi destekleyen bürokratların, rektörlerin görevden alınmasını istiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı kantinlerinde çocuklarımıza çocuk katillerinin ürünlerinin satılmamasını, Tarım Kredi marketlerinde israil mallarının bulunmamasını istiyoruz. Azerbaycan, Türkiye üzerinden siyonist israile aktarılan petrol başta olmak üzere işgale hizmet eden tüm nakil ve lojistik hatlarının akışının derhal sonlandırılmasını istiyoruz. israil saldırganlığına karşı bölge ülkeleriyle birlikte savunma anlaşmaları kurulmasını, Gazze’nin her alanda desteklenmesini ve öncelenmesini talep ediyoruz. Halkımızdan ise; Gazze’de soykırım suçunu işleyenlerin ve onları destekleyenlerin mallarına ve fikirlerine karşı boykotu büyüterek devam ettirmelerini, küçük büyük demeden Gazze için gayretler ortaya konulmasını talep ediyoruz. Gazze; direnişin adıdır. Suskunluk ihanettir. Kahrolsun siyonizm kahrolsun işbirlikçileri." dedi.

Etkinlik, Gazzeli Muhammed Şahvan Hocanın yaptığı dua ile son buldu.