Melman, sosyal medya platformu X’te yayımladığı mesajda, İran halkının yüksek direncine vurgu yaparak ve İran’ın Irak’la sekiz yıl süren savaşını hatırlatarak, Siyonist rejim liderlerine bu “delilikten” vazgeçmelerini önerdi.
Melman, şöyle yazdı:
“Bu coşku kısa sürdü. Cuma sabahı kendi kendime sordum: ‘Acaba özellikle İranlılara karşı bu savaşa girmek gerçekten gerekli miydi?’
Şiiler tarihsel olarak acıya katlanmaya hazırdır. Onların fedakârlığa olan eğilimlerini hatırladım; sekiz yıllık yıpratma savaşında Irak’a karşı bunu göstermişlerdi. Tavsiyem, kayıpları en aza indirip bu deliliği makul bir anlaşma yoluyla durdurmak için Trump’a (ABD Başkanı) başvurmamızdır; aksi takdirde, ateşkes için yalvarmak zorunda kalırız ve İran bunu reddedecektir.”
13 Haziran Cuma sabahı siyonist rejimin Tahran ve bazı şehirleri hedef alan terör saldırısında, çok sayıda askeri komutan, bilim insanı ve sivil hayatını kaybetti.
Bu saldırının ardından, Sadık Vaat 3 harekatı başladı İran füzeleri siyonist rejim hedeflerine yöneldi. Devrim Muhafızları Hava-Uzay Kuvvetleri’nin gerçekleştirdiği bu karma taarruz operasyonunda onlarca füze ve insansız hava aracı (İHA) kullanıldı. “Ya Ali bin Ebu Talib” parolasıyla fırlatılan onlarca füze ve İHA, Siyonist rejimin çok katmanlı hava savunmasını aşarak hedeflerine başarıyla ulaştı.
İran yetkilileri, siyonist rejimin her türlü macerasına kararlı şekilde karşılık verileceğini daha önce defalarca vurgulamıştı. Yüzlerce balistik füzenin işgal altındaki topraklara fırlatılmasıyla, rejimin vahşi saldırısına karşı sert bir yanıt verildi.
El Cezire televizyonu, Siyonist kaynaklara dayandırdığı haberinde, İran’ın Tel Aviv’e bağlı Bat Yam bölgesine düzenlediği füze harekatında ölü sayısının 10’a yükseldiğini bildirdi. Aynı kaynaklar, yaralı sayısının da 240’a ulaştığını aktardı. Saldırılarda en az 61 binanın hasar gördüğü belirtilirken, İbranice yayın yapan medya organları çok sayıda Siyonistin hâlâ enkaz altında olduğunu duyurdu.