Ateş çemberindeki siyonist rejim kamuoyunu nükleer tehdit masalıyla kandırıyor

Siyonist rejim ile İran arasında tırmanan çatışmalarda işgalci Tel Aviv yönetimi içeriden de sert eleştiriler alıyor. Uzmanlar, Netanyahu'nun hiçbir stratejik hedefi olmayan bir savaşı, ABD'nin örtülü desteğiyle sürdürdüğünü belirtiyor.

Dünya - 16-06-2025 06:22

İran ile siyonist rejim arasında hızla tırmanan askerî gerilim, işgal yönetiminin içinde bulunduğu stratejik boşluğu ve siyasi çöküşü de gözler önüne serdi. Siyonist medya ve uzmanlar, sözde hükümetin "saldırgan bir köpek gibi" davrandığını, bu savaşı ABD'nin sessiz onayıyla yürüttüğünü yazdı.

Siyonist rejimin önde gelen siyasi analizcilerinden Nahum Barnea, başbakan Netanyahu'nun gerek Gazze'de gerek İran'la yaşanan çatışmada gerekse iç meselelerde hiçbir çıkış planına sahip olmadığını vurguladı.

Barnea, kaleme aldığı yazısında şunları ifade etti:

"Netanyahu'nun elinde bir strateji yok. Gazze'de yok, İran'da yok, hatta kendi iç siyasetinde bile yok. Hükümet, pusulasız bir şekilde savaşın içinde savruluyor."

Barnea'ya göre İran'a yönelik son saldırı, ABD Başkanı Donald Trump'ın dolaylı onayıyla gerçekleştirildi. Aralarında yapılan örtülü mutabakata göre, Washington perde arkasında kalırken, Tel Aviv sahada operasyonel rolü üstleniyor. Bu da İran'a karşı dolaylı baskı mekanizması kurulmasını hedefliyor.

"Nükleer tehdit masalıyla kamuoyu kandırılıyor"

Barnea, siyonist rejimin İran'ın nükleer programına dair söylemlerinin gerçekle ilgisinin olmadığını, bu söylemin sadece iç kamuoyunu manipüle etmeye yönelik bir propaganda aracı olduğunu savundu.

Ayrıca bu saldırıların, İran'ı stratejik belirsizlikten çıkarıp, açık şekilde nükleer silah sahibi olduğunu ilan etmeye sevk edebileceğini, bunun da bölgesel ve küresel dengeleri altüst edeceğini söyledi.

Yossi Melman: Askerî çözüm hayal

Siyonist güvenlik yazarı Yossi Melman ise İran'a karşı yürütülen savaşın sonuçsuz kalacağı uyarısında bulundu.

Melman, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

"İran, Irak'la 8 yıl süren savaşta binlerce füzeye ve kimyasal silahlara rağmen yıkılmadı. Aksine, bugün bölgenin en güçlü füze programına sahip bir ülke haline geldi."

Melman ayrıca, "Bu savaşa gerçekten girmeye gerek var mıydı? Tarihsel olarak Şiîler acıya dayanmayı bilir. Eğer makul bir anlaşma olmazsa, bir süre sonra ateşkes için yalvaran taraf olabiliriz. İran ise reddedebilir" dedi.

Kamuoyu ve medyanın öfkesi yükseliyor

Toplumda ve medyada hükümete yönelik tepkiler artıyor. Siyonist gazeteci Hadas Klein, siyasi liderleri "korkaklar" olarak niteledi.

Klein, şu ifadelerle öfkesini dile getirdi:

"Çocuklar ölürken, sokaklar yıkılırken siz sığınaklara saklanıyorsunuz. Bu halk acı çekiyor ve siz artık onu temsil etmiyorsunuz."

Bölgeyi ve hatta dünyayı etkileyen çatışma, siyonist rejimin içeride ve dışarıda büyük bir krizle karşı karşıya olduğunu gözler önüne seriyor. ABD'nin sahne arkasındaki rolü ise bu savaşın yönünü belirleyen en önemli faktör olarak öne çıkıyor.

Günün Diğer Haberleri